Yaşam

Seni Unutmadık Sümerbank

Rengarenk kumaş ruloları, çiçekli basmaları, geniş camekanlı vitrini ve düzenli mağazaları ile Sümerbank hala belleklerde.

Bir zamanlar dedeler, babalar, anneler ve çocuklar üç kuşak Sümerbank’tan giyinirdi. Takım elbiseden, ayakkabıya, okul önlüğünden, nevresim takımlarına kadar Türk insanının tercihi Sümerbank’tan yani Türk malından yana idi. Akıllarda kalan en çok da rengarenk basma ve pazenleri idi. 1930’larda başlayan Sümerbank’ın serüveni 2000’li yıllarda ne yazık ki sona erdi. Fabrikalar, mağazalar birbir kapandı. Sümerbank’ın kapanışı ile birlikte Türk halkı yerli malı neredeyse  unutur oldu. 

Sümerbank’ı Yaşatma Derneği üyeleri emaneti yaşatacaklar

Sümerbank sevgisini şimdilerde yeniden canlandırmaya çalışan sekiz arkadaş, kurdukları dernek aracılığı ile bu sevgiyi canlı tutmaya çalışıyorlar. Sümerbank müzesi için kolları çoktan sıvayan Sümerbank’ı Yaşatma Derneği üyeleri, hazırladıkları projelerle, geçmişle geleceği bir araya getirerek, sentetik giyecekler yerine sağlıklı giyimi yaygınlaştırmak ve farkındalık yaratmak üzere çalışmalar yapıyorlar. Dernek üyeleri bir zamanlar Sümerbank mağazalarında halkla buluşan rengarenk Nazilli basmasının yaşatılması için de çaba sarfediyorlar.

Sümerbank’ı Yaşatma Derneği’nin kurucularından Gazeteci Volkan Uluç ile görüştük.

Sümerbank’ı yaşatma fikri nasıl doğdu?

Bu fikir akademik bir araştırma yapılırken başladı. Kurucu üyelerimizden Kamile Köseoğlu tarafından incelenen Sümerbank fabrikası ve basmaları, araştırmalar devam ettikçe aslında ne büyük bir değerin, yıkık dökük fabrikanın altında yattığını görmüştür. Kapanan bu değerin kitaba dönüştürülmesi için benimle iletişime geçen Kamile Köseoğlu ve ben gazeteci yazar Volkan Uluç projenin bugünkü temellerini atmış olduk.

Nasıl dernekleştiniz? 

Sümerbank araştırma konusu olarak birçok alanda çalışma yapılabilecek boyutta bir projeydi. 1930’larda kurulmuş bir fabrikanın içerisindeki işleyen sistem ve sosyo kültürel yapısı ile bir ülkeyi andırmaktaydı. Bu muazzam yapının unutulmaması için birçok çalışma ve fikir bulmuştuk. Bu çalışmaların devam edebilmesi için insana ihtiyacımız vardı. Tek başımıza devam edebilecek bir çalışma değildi ve dernekleşme fikrini ortaya attık. 

Oz büyücüsü filmi gibi attığımız her adımda yeni dostlar eklendi yolumuza. Yürüdükçe, adım attıkça hem ilerliyor hem de çoğalıyorduk. Önce usta elleriyle Okşan Yelken, sonra Gencer Ayaz katıldı yolumuza. Hukuk bilgisi ile bize destek olmak için avukat Şehriban Şahin geldi yanımıza. Faklı dillerde çevirileriyle Ali Uysal, Sümerbank lojmanlarında büyümüş bir Sümerbank çocuğu Şerife Taşkıran ve bir tekstil mühendisi olan Sümerbank aşığı Selma İkiz’de aramıza katılarak sekiz güzel insanla dernek olmanın temelini atmış olduk.

“Sümerbank demek Türkiye demektir”

Amaç ve hedefleriniz nelerdir? 

Sümerbank demek Türkiye demektir. Yaşatmak istediğimiz bir fabrikadan daha fazlasıdır. Sümerbank bir ulusal semboldür ve bu sembolün altında büyük bir amaç yatmaktadır. Sümerbank ile öncelikle tarım desteklenmekteydi. Sümerbank insanlara iş imkanı sağlıyordu, sosyal hakları olan insana değer veren bir sistem vardı. Sümerbank Anadolu motifleri ve çiçeklerini kullanarak kendi kültünü yaşatmaktaydı. Şu an ise farklı ülkelerin kültürlerini insanlarımız üzerlerinde yaşatarak kültür asimilasyonuna katkı sağlamaktalar. Sümerbank kendi içindeki sosyal yapısı ile birçok özel sektöre örnek teşkil etmekteydi ve bu sayede yaşam standartlarını daima yukarı taşıyan bir mihenk taşıydı. Sümerbank kendi satış mağazalarını açarak tohumdan, ürüne tüm sürecin takibinde yer almaktaydı. 

“Yerli malı yurdun malı, herkes onu kullanmalı” sloganının unutularak yabancı markalara olan yönelme Sümerbank’ın unutulmasına hız kazandırmıştır. Sentetik üretimlerin sağlığımıza zararının farkındayız, sağlıklı giyiniyoruz diyerek insanlara organik tarımın ve kumaşın öneminin vurgusunu yapmak, farkındalık yaratmak için organik kumaşlardan defileler düzenlemek ve bu kıyafetlerin yaygınlaşmasını sağlamak istiyoruz. Hedefimiz; insanlara kıyafetlerin mağazalarda ve fabrikalarda değil, toprakta yetiştiğini hatırlatarak, geçmişle geleceği bir araya getirecek sağlıklı giyinmeyi yaygınlaştırmak. 

Soldan sağa: Kamile Köseoğlu, Gencer Ayvaz, Okşan Topçugil, Şehriban Şahin, Volkan Uluç

“Emaneti yaşatacağız”

“1935 yılında Atatürk tarafından temeli atılan Sümerbank, Cumhuriyet’in kuruluşundaki yokluğa rağmen Türk Milletinin emeğini, azmini, gücünü ve kudretini gösteren en büyük projeydi, bu projeye sırt çevirip susmak biz gençler için büyük bir leke olacaktı.

Sümerbank fabrikaları kapandığında daha çocuk olan Sümerbankı Yaşatma Derneği’ni kuran ekibin üyeleri olarak, bize emanet edilmiş bu emaneti yaşatmak için çalışıyoruz. Bu emaneti ve sevgiyi yaşatmak isteyen herkese kapımız açık.” 

“Müze kurmak için çalışmalar yapıyoruz”

Şu ana kadar neler yapabildiniz?

Sümerbank tarihini, ürünlerini ve kalitesini anlatacak sanal bir müze için kapı kapı dolaşarak envanter kaydı oluşturmaya başladık. Ellerinde ve zihinlerinde Sümerbank ürünleri, anıları olan insanlara ulaşarak dijital ortama kime ait olduğunu ve iletişim bilgilerini kayda alıyoruz. Bu sayede ileride büyük bir Sümerbank Müzesi kurulması için elimizde hazır bağışçıların listesi olacak. Bu liste ve destekçilerimiz sayesinde müze oluşumu için alt yapıyı hazırlamış olacağız. Bu zaman alacak bir büyük emek işidir.

Şu ana kadar Birleşmiş Milletler, Kültür Bakanlığı ve Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’na farkındalık yaratacak altı proje sunduk ve proje hazırlıklarına ve çalışmalarına devam ediyoruz. Bu projeler sayesinde geleneksel Türk sanatlarından, kültür sanat etkinliklerine ve Nazilli basmasının tanıtılmasına imkan sağlayacağız.

Sümerbank’ın geçmişten, bugüne ve yarınlara belgeselini çekmek için çalışmalara başladık, alt yapıda senaryomuzu hazırladık ama çekimler için ekip kurmaya çalışıyoruz.

Sümerbank radyosunu amatörce kurduk ve belli aralıklarla aldığımız konuklarla sohbetleri ve güncel konuları konuşuyoruz. Yakın zamanda düzenli olarak, Türkiye genelindeki tüm Sümerbank mensuplarını kapsayan bir program formatının çalışmalarını sunacağız.

“Nazilli basmasının üretimi için teknik alt yapıyı hazırladık”

Tekrar Nazilli basması üretimi için teknik alt yapımızı hazırladık, teorimizi pratiğe dökmek için bütçe eksiklerimizi gidermeye çalışıyoruz. 

Organik pamuk üretiminin araştırmalarına başladık, Türkiye’nin organik pamukta öncü olması için çalışmalar yürüteceğiz. Destek olacak kuruluşlarla irtibata geçmeye başladık.

Sümerbank tarihinin ve kumaşlarının akademik araştırmasını destekliyoruz ve çalışmaları sürdürüyoruz.

Kumaşların kalitesinin tekrar fark edilebilmesi için defile yapmayı planladık ve çalışmalara başladık. Okşan Yelken Hanım’ın destekleri ile, Bizim Ev Sanat Atölyesi’nde kumaşları kıyafete dönüştürmeye çalışan bir grup genç her gün emek harcıyor. 

Sosyal ağlarda derneğimizin tanınması için çalışmalara başladık ve şimdiden 2,6 milyon insana ulaştık.

Sümerbank yeniden canlandırılabilir mi?

Sümerbank bir ruhtur, birlik ve beraberliğin ruhudur. Bu ruh hala bizlerde mevcut, bunu bize mesaj gönderen binlerce insanda görebiliyoruz. Sümerbank damarlarımızda akan asil kandan aldığımız güçle kuruldu ve bu güç hala içimizde mevcuttur.

ACIBADEM Dergisi / Nalan Fidan / Eylül 2016

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı